KAÇAMADIM DEPRESYONUN ELİNDEN

Ceddime çok düşkün biriyimdir ben.
O yüzden hiçbir zaman depresyonlu olmak istemiyordum. 
Ben de dedelerim gibi yaşadıklarıma hüzün, elem, acı, keder denmesini istiyordum.
Ancak, “Bunlardan pek kalmadı; yenisi çıktı” dedi arkadaşlar. “Artık yeni sürümü çıktı; depresyon deniyor” diyerek…
Hiç haberim yoktu. Bazen duyuyordum elbet ama başıma gelmediği için tam olarak bilemiyor, bilemediğim için pek merak da etmiyordum.
Doktora gittim.
“Yaşadığım duygular bana göre biraz yoğun” dedim!
Doktor amca gülümseyerek, ” Major depresyonsun evladım” dedi!
Kararlıydım, “Depresyon değil; hüzün yaşıyorsun” demesini, yaşadıklarım daha da ileri boyutta ise şayet, “Elemin ve kederin fazla” şeklinde söylemesini bekliyordum. 
Olmadı.
Bir başka gün tekrar gittim:
“Amca aynı şeyleri hafif yaşıyorum bu sefer” dedim!
“Hafif depresyonsun, şanslısın… Depresyon belasını hafif geçiriyorsun” dedi.
Kararlıydım, yaşadıklarımın tıpkı dedeleriminki gibi olduğunu mutlaka ama mutlaka doktordan duyacaktım bir gün.
Aradan zaman geçti.
Yine aynı kliniğe gittim.
Bir dizi şey anlattım.
“Bu kesinlikle depresyona benzemiyor değil mi doktor amca” diye sordum usulca!
“Evladım onu sen bilemezsin ki. Biz biliriz” dedi, hafiften bozulurcasına.
“Seninki muhtemelen maskeli depresyon” sözünü ekledi peşinden.
Ne dediniz!
Maskeli mi? 
O an aklıma gelen sadece maskeli beşliler filmi oldu.
İnat etmiştim, başaracaktım.
Bir süre sonra tekrar gittim…
“Amca her gün aynı moddayım; hep üzgünüm” dedim. 
Doktor: “Ağır atlatıyorsun evlat. Biz buna tıpta kronik depresyon diyoruz” dedi.
Başaracağım…
Başaracağım…
Başaracağım…
Çıkar çıkmaz bunu tam kırk kere söyledim. Bir şeyi kırk kere dersen o olurmuş derdi dedem.
Bir başka gün yine gittim.
Bu sefer kesin depresyon olmadığıma ikna edecektim doktorumu, kararlıydım buna çünkü.
Anlattım yine bir şeyler.
“Doktor amca bu sefer depresyon değilim kesin değil mi” diye sordum, heyecanla!
“Bilemeyiz, bakacağız” diye mırıldanarak, “Neyin var” diye sordu yine, tok bir sesle!
“Amca bazen hüzünlüyüm ama bazen de acayip derecede neşeleniyorum” diyerek vaziyetimi arzettim.
Anladım oğlum, seninki iki uçlu dedi. Bipolar mı neymiş diğer adı.
Velhasıl olmadı.
 
Ben bu işi başaramadım! 
Dede!
Olmadı, yapamadım.
Kurtulamadım depresyonun elinden.
Dede, beni mazur gör emi!
Tüm yolları tutmuşlar!
Kaçacak en ufak bir delik bırakmamışlar!
Ben elimden geleni yaptım.
Olmadı işte.
Devir senin yaşadığın devir değil artık.
İyiler kötü, kötüler iyi olmuş…
Bu devirde gönüller bile artık kaçanı kovalıyor.
Dağı delmeye kalksa Ferhat, adına destan yazmaz kimse; sevgilisi bile “amele” der, inan bana!
Normal haller hastalık sayılır olmuş dede.
Senin devrinde sağlık prim yapıyordu, biliyorum.
Savaş, ganimet falan malum… 
Şimdi hastalık en kazançlı kapı.
Dede sen yerinde rahat uyu.
Boşver!
Üzülme. 
Depresyondan kim ölmüş! 
Ben yine de bir şekilde bulurum yolumu!

izzetgullu

Psikolog

Bir yanıt yazın